DENEME MERHABA

MERHABA

     Senin en büyük hayalin nedir? Eminim ki biraz düşününce bir sürü şey sıralayacaksın. Ne bileyim dünya turu yapmak, yurt dışında yaşamak, çok ünlü bir yazar, doktor, ressam, mühendis, mimar olmak ve daha neler neler. Peki, ne yapıyorsun hayallerin için? Onları doyurabilmek için? Seninle kalmalarını sağlamak için? Herhalde sadece düşünmekle yetinmiyorsundur.

     Doğru, hayal kurmak, her zaman sana umut verecek şeyleri arzulamak çok olağan dışı derecede mükemmel. Peki, onların sadece düşünceden ibaret olmaları, onlara yapılabilecek en büyük ihanet değil mi? Onların sadece ara sıra aklına gelen düşünceden ibaret olmaları eminim ki onları fazlasıyla incitecektir. Haydi, kalk ve onlar için bir şey yap. Mesela şair mi olmak istiyorsun, bir şiir yazmayı dene. Yapamayacağını düşünüyorsan hiç hayalini hayal kırıklığına uğratma. Şimdiden onun gitmesine izin ver. Çünkü sen daha şimdiden hayalini sadece hayalden ibaret olmaya mahkûm bırakmışsın. En azından bırak da başka zihinlerde hayat bulsun. Ona değer veren, gerçekten değer veren zihinlere keşfe çıksın.

     Mesela sen doktor, mühendis mi olmak istiyorsun?  Yapabileceğine inanmalısın. Çünkü hiç yalnız olmadığını hissettiren bu adını koyamadığım arzular senin gerçekten '' BENİM '' diyebileceğin belki tek şeyler. Onların da seni terk etmesine izin vermemelisin. Düşünsene hiçbir beklentin olmadan hayatını götürebileceğin son durağa kadar götürüp, artık yolun sonu, demek yaşanabilecek en insafsızca durum. Etrafımızda mutlaka az da olsa ''KEŞKE'' diyen, sadece var olduğu için yaşayan birileri vardır. Sen de mi onların ''hayat bizden geçti'' grubuna katılmak istiyorsun. Hayır, dediğini hisseder gibiyim. Ben de aynı fikirdeyim. Neden pişman olacağım şeyleri göz göre göre yapayım ki. Kendim, hayallerim benden bunları beklemiyor. Daha fazla, nasıl söylesem, daha büyük şeyler işte. Etrafımda mutlu insanları gördükçe mutsuz duruma düşmek istemiyorum. Zamanında akıl edip hayallerimin elinden tutabilseydim şimdi onlar gerçekten burada olacaktı demek istemiyorum. Sen de istemiyorsun biliyorum. Kendine böyle bir acımasızlığı yapabilecek kadar riyakâr biri olmamasını diliyorum.

     Nerde kalmıştık. Hıh o büyülü şeylerden, hayallerden, bahsediyorduk. Umarım beni yanlış anlamamışsındır. Ben sana hayal kurmayı bırak demiyorum. Sadece onlara dokunmaya çalış. Ne eşsiz şeyler olduğunu anla. İçine çek, tek nefeste, çok derin. Aç kollarını ve bir kez daha... Ne demek istediğimi anlıyorsun değil mi? Aldığın her nefeste yaşayabilmenin hayali yok mu? Girdiğin her sınavda yüksek not alabilmenin hayali yatmıyor mu içinde bir yerlerde?  Yaz tatilinin bir an önce kapıyı çalmasını arzulamıyor musun? Her yerdeler. Sağda, solda, bak yanında işte. Seninle birlikte yaşıyor, senden besleniyor. Sen her pes ettiğinde seni dürtüyor, uyarıyor, benim için diyor. Seninle yaşam bulan bu şeyler hayaller işte. Tam da üstüne basa basa, belki de biraz zorla, kulaklarını çınlattığımız hayaller. Ama bence bundan gayet memnundurlar. Ne de olsa o senin için sen de onun için.

     Bir gün birbirimizden ayrı düşeceğimizi düşünmek, düşüncesi bile kötüymüş bu arada, zihnimin istifa etmesine, elimin kalemi bırakmak istemesine neden oluyor.

     Yaa, işte böyle bir şey hayaller. Ayın güneşe makamını devretmesindeki asıl amaç sen hayaline bir adım , bir adım daha yaklaşasın diye. Bu yüzden tekrar yeni bir güne merhaba diyorsun. Neden sanmıştın? Keyfinden mi güneş her gün sana, bana tahammül ediyor. Arzularımız için yeniden, yeniden gökyüzünde süzülüyor. Bak sen Allah’ın şu güzel işine. Eh artık sen de değerinin farkına varmışsındır bazı şeylerin. O kadar dil döktük burada. Neyse ben daha fazla tutmayayım seni. Sonuçta daha çok işin var. Kalbini kırdığın hayallerinin seni affetmesini dileyeceksin. Onlar için yeni adımlar atacaksın. Ya da yeni bir hayale ''MERHABA''  diyeceksin.

                                                            Beyzanur Hümeyra AYYILDIZ  9/C  29