AŞK Kİ...
Aşk ki; hissedilmesi en zor duygudur. Aşk ki; karşılık almamaktan korktuğun halde asla
sevmekten vazgeçmemektir. Aşk ki; yaşattırdığı, hissettirdiği acılara rağmen
hala sevmek. Diyorum ya işte, aşk ki; hep en zor duygu.
O üzgün olduğunda
kalbinin acımasıdır aşk. O iyiyken bile onun canı yanar diye korkmak, canının
acımasıdır. Kör olmuş bir şekilde, acılar içinde kıvranırken bile hala onunla
olmaya devam etmektir. O kendini seninle hissetmese bile senin kalbin hala onunlaysa
işte bu aşktır. Onu hatalarıyla kabul edip, hataları da ondan bir parçadır diye
düşünmektir. Başkalarına ilgi duysan da, her şeyinle pişman olmadan onunla
olmaktır aşk. Ona kalbini, hayatını, hatta ölümünü bağışlamaktır. Zamanın
birinde bir ejderha, su içmek için bir dere kenarına gidiyor. Su içerken derenin
kenarında bir kurbağa görüyor ve gözlerine aşık oluyor kurbağanın. Ömrünün geri
kalanını o derenin kenarında, o kurbağanın gözlerini bir daha görebilmek için
beklemektir aşk. Aşk ki; hissedilmesi zor olduğu kadar yaşaması da bir o kadar
zor olan duygu.
Aşk, adını
koyamadığın, tanımlayamadığın ama hissettiğinde anladığın duygudur. Aşk, hiçbir
zaman pişmanım dememektir. Deli, takıntılı ve mantıksız sevmektir aşk. Onu
herkese söylemek, göstermek değil de hep içinde yaşamak, kendinden bile
sakınmaktır. Yaşadıkça dayanamamak, hissettikçe kalbinde, daha çok dolduracak
kalp aramaktır. Kalbinden taşırıp bedenine yaymaktır. Yayıldıkça hapsolmak,
hapsoldukça da acıya aç olmaktır. Aşk, var olmaya sebep yokluğuna varlığından
fazla sarılmaktır. Aşk, yok olmaya başkaldırıp meydan okumaktır. Aşk işte, ne
kadar anlatırsan anlat, satırlara sığdıramamaktır.
Aysu LAFCI 9/B 9
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder