ANNE
Anne…
Ne kadar da
muhteşem büyülü bir kelime değil mi? Hepimizin yüzünde bu kelimeyi duyunca
masum bir tebessüm belirir, yüreğimizde saf, huzur ve mutluluk veren bir his
duyarız.
Bu kelimenin bize
böylesi duygular yaşatmasının nedeni nedir ki? Anne nedir ki? Bir çocuğu dokuz
ay karnında taşıyıp onu doğuran kişi mi ? hayır !!! bize böylesi duygular
yaşatan bir kelimenin bu kadar basit bir anlamı olamaz. Bana göre anne bir
çocuğu bin bir türlü hayallerle –elbette ki zorluk çekerek- ama mırıldanmadan
karnında taşıyan ve onu doğuran , daha sonra mutlulukla, tüm sevgisiyle büyüten
her şeyden sakınan, çocuğunu canı kanı gibi seven, ona mutluluk veren, kısacası
anne tüm güzelliklerin baş meleğidir.
Peki biz, annelerimiz olmadan yaşayabilir
miyiz? hayata tutunabilir miyiz? Biz onlar sayesinde yaşarız. Ne zaman üzülsek
annemizin (uzaklarda da olsa) yanımızda olduğunu, bizi yalnız bırakmadığını,
hep ve daima sevdiğini biliriz. Bir an da olsa unuturuz tüm dertlerimizi. Ne
zaman umutsuzluğa kapılsak “Ben bunu yapamam “ dediğimiz anda bize güvendiğini
ve hep güveneceğini bilir,” yaparım, bunlar ne ki , bana vız gelir, tırıs
gider” deyip yüreğimizde cesaret duygusunu hissederiz. Ne zaman mutlu olursak
sevincimizi onunla paylaşmayı bekleriz, hatta paylaşınca sevincimiz iki, üç
bilemedin dört kat artar. Bazen de tek
sırdaşımız olurlar. Mutluluklarımızı, üzüntülerimizi, hayallerimizi,
aşklarımızı, kavgalarımızı ona anlatırız. Biz tüm bunları anlatırken o bizi bizden
sıkılmadan, bıkmadan, usanmadan dinlerler.
Aslında bir anne
çocuğun ilişkisi yağmurla kuru toprağın içinde ölmekte olan bir tohumun
ilişkisine benzer. Tohum tam öleceğim dediği anda yağmur damlası öyle bir
sarılır ki tohuma. Kuru toprakta huzur bulmasını sağlar onun. Onu çimlendirir,
büyütür, yeşertir, çeçek açtırır ve en sonunda da onu meyveye dönüştürür. O
kuru toprağın içinde ölmekte olan bir tohum yoktur artık. Yerinde canlı ve
taptaze bir meyve vardır. İşte anne böyledir. Sarılır evladına, tam da öleceği
sırada. Aralarında öyle bir bağ oluşur ki. Bu bağ çok kutsal ve her şeyden
üstündür.
Annelerimiz bizim
için çok değerlidirler. Bunun farkında olmasanız da öyledir. Bir an düşünün
bakalım annenizi ne kadar sevdiğinizi. Başta da söylediğim gibi şu an yüzünüzde
masum bir tebessüm var ve içinizde garip bir huzur doldu. İşte bu bile annenizi
çok sevdiğinizin göstergesidir. İnsan sevdiği şeylere sahip çıkmalı onun
değerini bilmeli. Biz de annelerimizin değerini çok iyi bilelim ve şunu
unutmayalım ki aramızda çok güçlü bir bağ var. Hiçbir zaman kopmayacak, kimse
koparamayacak. Aksine o bağ her geçen dakikada daha da güçlenecek…
MERYEM
KARAYİĞİT
9/C 91
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder